O hâliyle dahi çok çekici, güzel bir genç kız olduğunu gördüm. İlgi uyandırıcı bir güzelliği vardı. O an şefkat duymuştum aslında. ‘Gideceğiniz yere bırakayım ben sizi’ dedim. ‘Çok güzel olur, Bahçelievler’de oturuyorum, ama zahmet olmasın’ dedi. ‘Hiç önemli değil, o taraftan geçeceğim zaten’ dedim. Arabayı sürmeye başladım derken kız konuşmaya başladı. Bugün nasıl hava güzelken yağmura çevirmiş, harika bir gün geçirmiş, sırılsıklam olmak bile güzelmiş. Bir sürü şey anlatıyor konuşuyordu.
Havadan sudan, aslında boş muhabbetlerdi. Fakat o kadar bıcır bıcır, pozitif ve enerjik bir havası vardı ki onu dinlemek çok hoşuma gitti. Ben 36 yaşında bir adam olarak zaten iş güç dışında insanlarla doğru düzgün diyaloğa giremeyen biriyim. Bilirsiniz bir noktadan sonra hayat böyle oluyor. Arkadaşlarla toplanınca da ister istemez iş güç konuşuyoruz. Bir yerden sonra muhabbet ülkenin durumuna geliyor falan. Kız gerçekten beni etkilemişti ve uzun süredir bir kız arkadaşım da olmamıştı. Yani hoş bir adam sayılırım, seks anlamında işlerde bir sıkıntı yok. Ama sevgili durumlarına girmeyi epeydir hiç istememiştim.
Kız konuştukça ve o tatlı tavırlarını şöyle araba sürerken göz ucuyla izledikçe hoşuma gitti. Bayaca hoşlandım falan derken sohbetimiz onu evine bırakana kadar devam etti. Hiç yapmayacağım ezik bir davranışta bulunup ‘Numaranı versene istersen bir gün bir şeyler yaparız’ dedim. ‘Ben de sana onu söyleyecektim’ diyerek çok tatlı bir gülüşle numarasını verdi, çaldırdım, kaydetti. Sonra gitti ve ben de evin yolunu tuttum derken iki dakika sonra mesaj sesi geldi telefondan.
Baktım ki Hande mesaj atmış. Bu kadar kısa süre içinde ne yazar, niye yazar diye meraklanınca ilk kırmızı ışıkta baktım. ‘Eve bıraktığın için ve güzel sohbetine teşekkür ederim. Buluşmak için sabırsızlanıyorum. Ne zaman yapıyoruz?’ demişti. Benden çok daha hevesli gözüküyordu ve uzun süredir bir kadının bana bu şekilde yaklaşmasını umursamazken böyle tatlı ve güzel bir genç kızın yaklaşımı resmen odunsu kalbimi yumuşatmıştı. ‘Ne zaman isterseniz küçük hanım’ dedim.
Gelen cevapta hemen yarın istediğini söylemişti. Eve geçince epey yoğun bir şekilde mesajlaşmaya başladık. Tatlı tatlı fotoğraflar atıyor, şımarıklıklar yapıyordu, ama bir insana bunlar bu kadar yakışmaz yani. Epey keyifli bir şekilde gecenin üçüne kadar mesajlaştık ve ertesi gün buluşma konusunu netleştirdik. Sabah çok neşeli uyandım ve onun mesajını gördüm. Bana ‘Erkenden kalktım ve hazırlanmaya başladım’ derken diş fırçaladığı fotoğrafını atmıştı. Gayriihtiyari gülümsedim. Tatlıydı. Tekrar konuşmaya başladık ve ben de duş, hazırlanma falanla uğraşırken bile sürekli mesajlaştık.
Anlaştığımız saatte yanına gittim. Onu aldım ve beraber AVM’ye gitmek istedi. Orada birlikte gezdik, kıyafet baktık, bana zorla bir şeyler denetti. Kendisi aşırı seksi elbiseler, tatlı kıyafetler falan denedi. Gerçekten eğlenmeyi bilen bir havası vardı. Sinemaya bilet aldık ve orada yemek yemeye oturduk. Sonra sinemaya geçtik, filmi o seçmişti.
Romantik bir filmdi, sevmezdim ama sorun etmedim. Elimi tuttu ve omzuma yaslanıp izledi filmi. Filmin sonlarına doğru parmağıyla elimi okşuyordu ve omzumda kafasını çevirip bana baktı. Ben de ona baktığım anda çok farkı bir bakışma oldu. Sonra dudaklarıma uzanıp öptü. Kimse umurunda değildi ve benim de olmadı. Öpüşmeye başladık, ama bu romantik, tatlı, hisli bir öpüşme gibiydi.
Sinemadan çıkınca ‘Senin evine gidelim mi?’ diye sordu. Onunla seks yapmak gibi bir planım olmadığı gerçeğini o an fark ettim. Aslında her kadın benim için seksti çok uzun süredir. ‘Olur’ dedim ve yemek malzemeleri alıp eve geçtik, bana harika yemekler yapmak istediğini söyledi. Geçekten de harika bir şekilde fırında et ve çok ilginç bir sebzeli pilav yaptı. Yanına kırmızı şarap almıştık ve kafamızda güzel olmuştu. Tabi o yemek yaparken öpüşmeler, tatlı dokunuşlar, sevgili tadında hareketler falan oldu aramızda. İkinci şişe şarabı almak için mutfağa geçtim. Amerikan tipi mutfaktı benimki ortada bir ada vardı. Kalkıp adayı dolanıp yanıma gelip arkamdan elini direkt aletimin üzerine koydu ve sırtıma başını yaslayıp pantolonumun üzerinden okşamaya başladı.
Aletim direkt sertleşti ve oda hala okşarken dönüp dudaklarını öpmeye başladım. İki eliyle pantolonu açmaya çalışıyordu ve ben de giydiği mini eteğin altından, külotlu çorabının üstünden amını okşamaya başlamıştım. Amının sıcaklığı resmen dışarıya yayılıyordu. Çok sıcaktı, azgındı, amı yanıyordu! Pantolonumu sıyırdı ve eline aletimi alıp okşamaya başladı. Bir anda dudaklarımdan çekildi ve elimi bıraktırıp diz çöktü. Aletimi ağzına alıp emmeye başladı. Yalıyordu, emiyordu, resmen yiyor gibi iştahla somuruyordu. Bu nasıl bir azgınlıktı bilmiyorum! Böyle azgın bir kadın görmemiştim.
Aletimi iştahla yer gibi yalarken kendisi de inliyordu ve gerçekten zevk aldığı her halinden belliydi. Dehşet azgın bir genç kızdı. Acayip hoşuma gitmişti. Benim kalın aletim iyice büyümüş, sertleşmiş ve onun amına koymak için sabırsızlanır vaziyete gelmişti. Bunu aldım ve adanın üzerine yatırdım, tezgaha yani. Ardından biraz çöküp külotlu çorabının arasını yırttım, dantelli külotunu kenara çektim ve amını yalamaya başladım. Çok dar gözüküyordu ‘Bakire misin sen?’ diye sordum. ‘Hayır, ama sadece iki kez yaptım’ dedi.
Resmen afalladım, ama o anı bozmamak için soruları sonraya erteledim. Amını deli gibi yaladıktan sonra bacaklarından tutup biraz köşeye doğru çektim ve sulanmış amcığının deliğine yarağımı dayadım. Yavaşça içine iteyim, nazik olayım diyordum. Ama o ‘Sok hadi, durma, canımı yak’ diye inliyordu ve beni o kadar baştan çıkarıyordu amına bir anda belinin kenarlarından tutup çekerek kökledim. Amı sanki resmen yarıldı, yırtılmış gibi oldu ve o felaket bağırdı. Korktum, çok dardı, canının yandığı gözlerinin dolmasından belliydi. Geri çıkardım ve kan var mı diye baktım.
‘Ne olur durma, çok güzel, sik beni’ diye inliyordu. Sorun yok gibi olunca sikmeye devam ettim. Hayatımda bu kadar dar bir amcık sikmemiştim. Çok azmıştım ve bu azgınlık beni felaket etkilemişti. Onun o güzelliği, gençliği, amcığı, inleyişleri, kendisini siktirmek için yanıp tutuşması beni kudurtuyordu. Resmen erken gelecektim. Amına koyuyordum ve bu am mükemmeldi. Onu da hemen boşaltmak için parmağımla klitorisini okşayarak sikmeye devam ettim ve kudurur bir vaziyette inlemeye başlayıp delirtici şekilde kendisini kaybettiğini görünce boşaldığını anladım ve sonra aletimi çıkarıp külotlu çorabının üzerine ayaklarının üstüne boşaldım… Sonra yatağa geçip uzandık ve konuşurken liseli olduğunu öğrendim… Son sınıfta olduğunu söyledi ve üniversiteye gidene kadar neredeyse her gün kendini bana siktirdi.